Sri Lanka’daki çeşitli partilerden politikacılar, Lübnan’da iki Sri Lankalı BM barış gücünün yaralandığı saldırıların ardından ülkeyi İsrail ile diplomatik bağlarını kesmeye çağırıyor. Barış güçleri, Lübnan ordusunun İsrail sınırına yakın güney Lübnan’ın kontrolünü sürdürmesine destek veren Lübnan’daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü’nün (UNIFIL) bir parçasıydı.
Sri Lanka UNIFIL birliği, misyonun Nakure’deki karargahında görev yapan 125 personelden oluşuyor. Bu ayın başlarında başlayan İsrail tank ateşi barış güçlerini hedef aldı ve Perşembe günü iki Endonezya askerini, Cuma günü ise iki Sri Lanka askerini yaraladı.
Sri Lanka Ordu sözcüsü Brig. Nilantha Premaratne, Vijayabahu Piyade Alayı ve Zırhlı Kolordu’nun mızraklı onbaşıları olan yaralı askerlerin şarapnel yaralanmalarına maruz kaldıklarını doğruladı. Bir askerin ameliyatının ardından hastanede kaldığı ve durumunun ciddi olduğu bildirildi.
Saldırılar Sri Lanka’da öfkeye yol açtı. Dışişleri Bakanlığı saldırıyı kınarken, yerel politikacılar daha güçlü eylemlere ihtiyaç duyulduğunu söylüyor. Sri Lanka’nın en büyük siyasi partisi Sri Lanka Halk Cephesi üyesi Marjane Falil, ülkeye İsrail ile tüm diplomatik bağlarını kesmesi ve İsrail ürünlerine ambargo uygulaması çağrısında bulundu.
Şöyle dedi: “İsrail’in zulmü yeter. Sri Lanka bu konuyu Uluslararası Adalet Divanı’na götürmeli ve İsrail ürünlerini boykot etmelidir.”
Ulusal Birlik İttifakı lideri Azat Sally de bu duyguları yineledi ve gelecek ay yapılacak parlamento seçimlerinden sonra İsrail ile diplomatik bir kopuş için baskı yapma sözü verdi. “Bu İsrail terörüdür ve dünya bunu çok iyi biliyor” dedi. “İsraillilerin Sri Lanka’ya gelmesini istemiyoruz.”
Sri Lanka daha önce İsrail’le bağlarını iki kez koparmıştı: 1971’de ve 1992’de, her seferinde yaklaşık on yıllık bir arayı korumuştu. İsrail’e karşı yeni eylem çağrıları, özellikle Gazze ve Lübnan’daki son askeri operasyonların ışığında ivme kazandı. Eski bir diplomat ve Birleşik Ulusal Parti üyesi olan Hüseyin Muhammed, yeni Sri Lanka hükümetine konuyu uluslararası forumlarda gündeme getirmesi ve İsrail’e karşı yasal işlem başlatması çağrısında bulundu.
Kadın Eylem Ağı’ndan insan hakları aktivisti Shreen Abdul Saroor, İsrail’in eylemlerinin tehlikeli bir emsal teşkil ettiğini vurguladı.
“İsrail neredeyse tüm insan haklarını ve uluslararası insancıl hukuku ihlal ediyor” diyerek, uluslararası eleştiri eksikliğinin özellikle Küresel Güney’de küresel düzeni baltalayabileceği uyarısında bulundu.
Batılı ülkelerin İsrail’in Lübnan’daki BM barış güçlerine yönelik saldırıları konusunda sessiz kalması nedeniyle son saldırı özellikle rahatsız edici.”